1 Şubat 2011 Salı

Mutluluğun Resmi Çizilebilir Mi?

  Bu aralar beni yazmaya iten olaylar oluyor, bu nedenle daha bir şevkle daha bir zevkle yazıyorum yazılarımı. Bu anlatacağım olay da, pek çok kişinin yanlış bildiği, bu nedenle muzdarip olduğum bir olaydır.

  Bu yazımın konusunu iki kadim dost olan Nâzım Hikmet ile Abidin Dino oluşturacak. Öncelikle belirtmeliyim ki bu iki insanı da çok severim ve doğal olarak da aralarındaki olaylar da ilgimi çeker.

  Neredeyse herkesin bildiği bir olay vardır, fazla uzatmadan anlatacağım.

  Dino'nun resimlerine hayranlığıyla bilinen Nâzım, bir gün Abidin Dino'ya o meşhur soruyu sorar;

                 "Mutluluğun resmini çizebilir misin Abidin..?"

  İşte olayın yanlış tarafı burada ortaya çıkar. Yanlış bilgi şudur; Dino'nun bu soruya karşılık bu resmi yaptığı söylenir;



 
  Oysa bu bilgi yanlıştır. Resme dikkatli baktığınızda görürsünüz ki, bu resimde resmin asıl sahibinin imzası vardır. Resimde siyah çerçeve içine aldığım yere bakarsanız bir imzanın varlığına kanaat getirebilirsiniz. Bu imza resmin asıl sahibi olan Dianne Dengel'e aittir. Başka bir deyişle Abidin Dino mutluluğum resmini yapmamıştır, ama...

  Olayın aslı şudur;

  Dino, mutluluğun resmini yapmamıştır ama... Ama mutluluğun şiirini yazmıştır..! Nâzım'ın "mutluluğun resmini yapabilir misin..?" sorusuna bir şiirle yanıt vermiştir.

  Ve o güzel şiirde şu dizeler mevcuttur;


Kokusu buram buram tüten Limanda simit satan çocuklar
Martıların telaşı bambaşka
İşçiler gözler yolunu.
İnebilseydin o vapurdan
Ayağında Varna'nın tozu
Yüreğinde ince bir sızı.
Mavi gözlerinde yanıp tutuşan
Hasretle kucaklayabilseydim
Seninle, bir daha.
Davullar çalsa, zurnalar söyleseydi
Bağrımıza bassaydık seni Nâzım,
Yapardım mutluluğun resmini
Başında delikanlı şapkan,
Kolların sıvalı, kavgaya hazır
Bahriyeli adımlarla düşüp yola
Gidebilseydik meserret kahvesine,
İlk karşılaştığımız yere
Ve bir acı kahvemi içseydin.
Anlatsaydık
O günlerden, geçmişten, gelecekten,
Ne günler biterdi,
Ne geceler...
Dinerdi tüm acılar seninle
Bir düş olurdu ayrılığımız,
Anılarda kalan.
Ve dolaşsaydık Türkiye'yi
Bir baştan bir başa.
Yattığımız yerler müze olmuş,
Sürgün şehirler cennet.

İşte o zaman Nâzım,
Yapardım mutluluğun resmini
Buna da ne tual yeterdi;
Ne boya...



Güzin Dino - Nâzım Hikmet - Abidin Dino

Ne dersiniz,
mutluluğun resmi
çizilebilir mi..?

                                         
                                                 Sevgilerimle

3 yorum: